Nallıhan, Batı Karadeniz Bölgesi'nde başkent Ankara'ya 160 km uzaklıkta tarihi ipek yolu üzerinde doğal güzellikleri ve binlerce yıllık tarihi olan şirin bir ilçedir. Nallıhan adını; yakınından geçen Nallı Suyu ve Osmanlı vezirlerinden Nasuh Paşa'nın yaptırdığı handan alır. Diğer bir söylenceye göre ise; Halk kahramanı Köroğlu buradan geçerken gece handa konaklar, ertesi gün giderken hanın bahçe kısmında atının nalı düşer. Nal yerinden alınarak hanın kapısına asılır ve buradan da Nallıhan ismi çıkar.



Milli Parklar Genel Müdürlüğü koruması altındaki Nallıhan Kuş Cenneti, Nallıhan Davutoğlan köyü sınırları içindedir. Geçit yapan, kışlayan ve üreyen 168'den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor.
Soyu tehlikede bulunan Kara Leylek, Türkiye'de en çok burada görülüyor. Jeolojik yapısı ile açık laboratuvar niteliği sunan saha, çökelme ortamının özelliklerini yansıtan sarı, kahve ve kırmızımsı tabakaların üst üste tekrarlanması ile görsel açıdan da üstün bir peyzaj güzelliğine sahiptir. Fotoğraf Oğuz Altun

Göynük yolu üzerindeki Karacasu Köyümüzün Sarıçalı Dağı'nın eteğindeki Ilıca Şelalesi, görsel güzelliği ile önemli bir mesire alanı olmasının yanı sıra 3. derece zorluk derecesinde doğa yürüyüşü parkurunda yer almaktadır. Nallıhan Turizm Gönüllüleri Derneği'nin düzenlediği turlarla; Canlı bir ağaç ve bitki müzesi gibi zengin Sarıçalı dağı'nı, kırk kızlar mağarasını, tek çift kuyusunu, evliyalar mezarlığı ve ılıca şelalesinin sularında serinledikten sonra Karacasu Köyü'ndeki otantik konaklama evinde Nallıhan'a özgü yöresel yemekleri yiyerek farklı bir günü mutlu bir yorgunlukla sonlandırıp evlerinize dönebilirsiniz.


Sakarya Irmağı üzerindeki Sarıyar Barajı 1956 yılında üretime geçmiş Türkiye'nin ilk hidroelektrik santralidir. Gökçekaya ve Yenice Barajı İlçemiz sınırları içindeki diğer iki önemli üretim santralıdır.
Çayırhan Beldesi'ndeki Çayırhan Linyit İşletmeleri ve buraya entegre çalışan Toplam 620 MegaWatt elektrik enerjisi üreten Termik Santralı ilçemizin ve Türkiye'nin en önemli elektrik üretim santrallerinden birisidir.

Dünya çapında tanınan halk ozanı ve gönül adamı Yunus Emre'nin kapısında kırk yıl odun taşıdığı Hocası Taptuk Emre; Emremsultan Köyü'nde, Tapduk Emre'nin kızı Bacım Sultan; Tekke Köyü'nde, Taptuk'un öğrencileri Şeyh Cafer Sadık; Nallıkozlu, Ömer Şeyh; Ömerşeyhler Köyü'nde, Hoşgörün en güzel örneği Hoşebe Akdere Köyü'nde, Hasan Dede Sobran Köyü'nde mezarları bulunan ilçemiz topraklarında yaşamış ulu kişilerdir.

Nallıhan ipek iğne oyaları, mükemmel bir bellek, göz ve el ahenginin ürünüdür. Büyüklerinin, efendisinin, sevdalısının karşısında kendisini sözcüklerle ifade edemeyen Anadolu kadınının duygu ve düşüncelerinin, vermek istediği mesajların Nallıhan'daki rengarenk yansımalarıdır ipek iğne oyaları. Kimi zaman kahvenin buram buram koktuğu, kimi zaman ise çorbanın buğulu dumanının sardığı odalarda mum ışığı altında göz nuru ile işlenen her ipek iğne oyası, Nallıhan'ın doğasından esinlenerek yapılmıştır.

Meyilhacılar köyü'nde çevresi 10 metreyi bulan 500 yıllık anıt ardıç ağacı, Uluhan köyü'ndeki tarihi cami ve bu köydeki orman işletmesi mesire alanı soğuk suları ve temiz havası ile görülmeye değer yerlerdendir.
Dünyada eşine ender rastlanan asırlık ardıç ağaçları ile kaplı Hoşebe piknik alanı ve aynı isimle anılan Hoşebe'nin mezarı ilçemize 3 km uzaklıktaki Akdere Köyü sınırları içindedir. Danışment Köyü'ndeki Asarlık Tepesi, etkileyici görünümdeki tabiat oluşumlarındandır.